Bugün serviste aklıma inanılmaz bir teori geldi. Bu teori tahminlerime göre bilim dünyasının temel taşlarını yerinden sarsacak cinsten.
İşte o teori:
Evrim ne der? Her canlı yaşamını sürdürmek için hayatta kalma mücadelesi verir. Yani canlılar hayatta kalmak ve soylarını devam ettirmek için her türlü çakallığı itliği ve kopukluğu yapar. Misal insan hayatta kalmak için yer, yemek için çalışır, soyunun devamı için nikah yapar, düğün fotoğrafı çektirir ve bunları feyste paylaşır. Bunlar hep bir bütün olarak insanın hayatta kalma mücadelesidir. Tek motivasyon: 60-70 yıl yaşayacaz bunu güzel ve ölmeden yaralanmadan yaşamak artı çoluk çocuğa karışıp o muhteşem genlerini ileriki nesillere aktarmak. Ve bu mekanizma bütün canlılar için geçerli. Kedi mesela. Hayvanlar aleminin hiçbir özelliği, yeteneği olmayan vasıfsız elemanı. Ama hayatta kalabilmek için kendini insanlara sevimli göstererek insanları adeta amele gibi kullanır ve kendine baktırır. Bu da kedinin hayatta kalmak için seçtiği bir yoldur.
Eşek mesela. Hayatta kalabilmek için eşek numarası yapmaktadır ve gerçekten de ibretlik bir şekilde hayatta kalmakta ve bir asi rüzgar esmezse de soylarını devam ettirecek gibi duruyorlar.
Bakın yaşam zincirinde pek çok hayvanı tanıdık pekçok hayvanı gördük. Kâh güldük kâh üzüldük. Ama şunu öğrendik ki aslolan süreçtir, ayakta kalmaktır. Fakat elimizde öyle bir örnek hayvan grubu var ki bu denklemi bozuyor: ARILAR!
Bakın bir işçi arıya insanı ya da herhangi bir canlıyı soktuktan sonra ne oluyor? ÖLÜYOR. Halbuki arının hayatta kalabilmek için evrimleşmesi gerekmez miydi? Madem evrim hayatta kalma mücadelesi o zaman nasıl oluyor da arı hayatta kalabilmek için kendini öldürüyor? Bu mantık dışı değil mi? "Madem Allah yok o zaman bu ezanlar kimin için okunuyor?" hipotezindeki kısırdöngü gibi bir döngü mü bu?
Cevap: DEĞİL.
Çünkü evrim bir nevi aynı tür genlerin kopyalanması ve bir sonraki nesle aktarılmasıdır. İşçi arı en amele arıdır ve kovanda kendisinden binlerce olduğundan bir nevi ölümü hiç hissedilmeyendir. İşçi arı bir organizmanın parçasıdır. Vücudun tırnağı gibidir. Bizim tırnağımız koptuğunda ölüyor muz? hayır. Arı da öyle. Tırnak gibi. Değersiz. "Kovan" dediğimiz o canlı organizmanın sadece bir parçası. Arı genlerinin bir sonraki nesle aktarılması içinde kraliçe arı hayatta kalsa yeter. Dolayısıyla işçi arı kovanın etrafında kovan için bir tehdit unsuru gördüğü zaman hiç gözünü kırpmadan o tehdidi ortadan kaldırmak ya da uzaklaştırmak ya da gözdağı vermek için gidip ONU SOKUYOR VE ÖLÜYOR. Bunu kraliçe arı zina yapsın diye ve kovan yaşasın diye ve arı genleri kopyalansın çoğalsın diye yapıyor. O esnada asla kendini düşünmüyor çünkü evrim ona kendini düşündürtmüyor.
Peki buraya kadar anlattıklarımın insan beyninin gelişimiyle ne alaksı var? Alakası çok arkadaşlar.
Şimdi ilk insan zamanına gidelim. Şempanzeler düşünmek çok kalori yakıyor hiç gerek yok beyler beyni geliştirmiyoz ve düşünmüyoz şeklinde bir konsey kararı alınca arılar çok zor durumda kaldılar. Zira beyinlerini geliştirmedikleri için geçmiş deneyimlerinden ders almıyorlardı. Halbuki arılar kendileri için tehdit unsuru olan türlerin geçmiş deneyimlerden ders alan ve tövbe eden türler olmalarını istiyorlardı yoksa boşuna ölmüş olacaklardı. Hemen bir örnekle bu karışık durumu özetleyeyim: şempanze geldi arı kovanına yaklaştı ve kurcalamaya başladı. Noldu? Arının soyu tehlikeye girdi. İşçi arı da gitti şempanzeyi ders ve ibret alsın diye soktu. Şempanze ibret aldı mı? Hayır! Niye? çünkü beyni yok. Ne yaptı? Gitti yoğurt sürdü arı sokan yere ve bi daha geldi kovanı kurcaladı. Arılar baktı ki lan bu manyaklar beyinsiz olduğu ve düşünemedikleri için hiç ibret almıyorlar ve soktuğumuz halde geri geliyorlar. O zaman kraliçe arı dediki beyler şöyle tatlı bişeler üretelim de bu amele şempanzeler yesin belki insan olurlar belki beyinleri gelişir böyle mal mal dolaşmazlar. Ve derken bal üretimine geçtiler. Üretilen balı maymunlar yedi. Beyinleri gelişti. Düşünebilmeye başladılar ve sonra arıların bunları soktuklarında kovandan uzak durmaları gerektiği sonucuna vardılar.
Yani arılar sırf kovanları korunsun diye bal üretip atalarımıza yedirip onları beyin sahibi yapıp ders ve ibret almalarını sağladılar! İşte insanın üzerindeki dev komplo!
Zaten Kur'an da da hep demiyor mu: ibret almaz mısınız?
Bakın bu benim teorim. Şu an cep telefonlarım susmuyor çünkü bilimadamları arıyor. Obama bile hatta. Yapıcı yorumlarınızı bekliyorum.
Obama nasıl arıyo ya?
YanıtlaSilbütün ömrümce arıların bu balı bedavaya verdiğine inanmadım ve günün birinde bal faturasını önüme iterler diye asla hakiki bal yemedim. bugün sayenizde haklılığım kanıtlandı. şu anda gözlerim yaşlı sizi alkışlıyorum. çok teşekkür ederim, çok teşekkür ederim.
YanıtlaSilRica ederm şef bey. Sizin tarafınızdan okunmak bir onur.
SilObama'nın da aradığına pek emin olamadım.
YanıtlaSilSevgili Airhan Bey,
YanıtlaSilblogunuzu o kadar sıkı takip ediyorum ki, umarım sıkılmazsınız...
Lakin ARI klanlarında İşçi ARI ölmek için yaratılmış teoriminize katkıda bulunmak istiyorum. Sizin analizinizin kapsamında bütün hücre sistemiyle çalışan örgütlerde bu sistemdedir.herhangi bir ani saldırıda işçi militan veya örgüt mensupları önden giderek hücre liderinin hayatta kalması için zaman kazanmasını sağlar. Canımız, Ciğerimiz Polat Alemdar'ımızın yapmış olduğu bilimum operasyonlarda önden keklik gibi avladığı düşmanları hücre yapılanmasında ARI klanlarını örnek almıştır. Her ne kadar amaçları sokmak olsa bile Polat Alemdar'ımızı hiç yaralayamamışlardır. Ben Kurtlar Vadisi dizisinde de bir komplo teorisi olduğunada düşünüyorum ama o bir başka yazı konusu olur. Mesela Ölümsüzlük! Polat Aslında Ölümsüzmüdür ?
Yazı hayatında başarılar.
Teşekkür ederim Arcadio bey müthiş bir tümevarım ve biraz da tümdengelim. Tebrikler.
SilARKADAŞIM SEN YA KAFAYI YEMİŞSİN YADA MENSUBU OLDUĞUN İLLUMİNATİ ADINA MÜSLÜMANLARIN KAFASINI KURCALIYORSUN. ALLAH HER CANLIYI GIDA ZİNCİRİNE BAĞLI OLARAK ÜSTÜN YARATMIŞTIR. ONA BAKARSAN AYILAR BİNLERCE YILDIR İNSANLARDAN FAZLA BAL TÜKETİYORLAR.
YanıtlaSil